Officeu Architects tarafından tasarlanan De Sijs, mantar panellerle kaplanmış iki apartman bloğundan ve yenilenmiş bir 18. yüzyıl yapısından oluşuyor. Proje, yalnızca sürdürülebilir malzeme kullanımıyla değil; aynı zamanda topluluk odaklı yaşam kurgusuyla da dikkat çekiyor.
Ortak Yaşamın Kalbi: 18. Yüzyıldan Bugüne
Adını, geçmişte kafeye ev sahipliği yapan tarihi binadan alan De Sijs, bu yapıyı bugün ortak yaşam alanı olarak yeniden işlevlendirmiş. Ortak mutfaklı yemek salonu, oturma bölümü, misafir evi, atölye ve çalışma alanlarıyla donatılan yapı, hem projenin ana girişi hem de sosyal etkileşimin merkezi olarak konumlanıyor.
Yapının arka cephesindeki geniş cam açıklıklar, iç mekânı bahçeye açarken; taş döşeli teras ve çim alanla bütünleşen peyzaj, sakinlere doğayla iç içe bir yaşam sunuyor.
Mimari Kurguda Esneklik ve Mahremiyet
Proje, L şeklinde bir sirkülasyon aksı etrafında konumlanan üç yapı kütlesinden oluşuyor. Bu aks, daire ve ortak alan girişlerini birbirine bağlarken, karşılaşma ve etkileşimi teşvik eden bir mekânsal örgü sunuyor. Her daireye dışarıdan bağımsız erişim sağlanıyor; giriş kapıları ise zamanla sarmaşıklarla örtülmesi planlanan metal çitlerin ardında gizlenmiş.
İç mekânlarda ahşap ve çelik taşıyıcı sistem kullanılarak, sade dolgu duvarlarla dönüşebilir yaşam alanları yaratılmış. İlk sakinler, tasarım sürecine dahil edilerek evlerini kendi ihtiyaçlarına göre şekillendirme fırsatı bulmuş. Açıkta bırakılan ahşap tavan kirişleri ve havalandırma kanalları, beyaz zeminlerle kontrast oluştururken; renkli karolar mekâna sıcaklık ve karakter katıyor.
Mantar Panellerle Doğal Yalıtım ve Estetik
Her iki apartman bloğunun cephesi, atık mantar panelleriyle kaplanmış. Bu doğal malzeme, yapıya hem sıcak bir görünüm kazandırıyor hem de akustik yalıtım sağlayarak dış ortam seslerini azaltıyor. Aynı zamanda çevre dostu bir yaklaşımı temsil eden bu kaplama, projenin sürdürülebilirlik vizyonunu güçlendiriyor.
De Sijs: Geçmişle Geleceği Buluşturan Bir Yaşam Deneyimi
Leuven’in tarihi merkezine yakın konumuyla, De Sijs yalnızca bir konut projesi değil; topluluk yaşamını teşvik eden, doğayla uyumlu ve dönüştürülebilir bir mimari deneyim sunuyor. Mantar kaplamalı cephesiyle dikkat çeken bu proje, çağdaş mimarinin sürdürülebilirlik ve insan odaklı tasarımla nasıl buluşabileceğini gösteriyor.
Kaynak: arkitera.com