Kimyada 72 yıllık küresel yolculuk: CHT’nin Türkiye vizyonu

CHT Türkiye Genel Müdürü Canan Doğan, özel kimyasallar alanında sürdürülebilirlikten inovasyona uzanan stratejilerini ve sektörün geleceğine dair öngörülerini bizimle paylaştı.

Özel kimyasallar alanında dünya çapında faaliyet gösteren CHT Grup, 72 yılı aşkın süredir sektördeki varlığını sürdürüyor. Kalite odaklı ürün portföyü ve müşteri memnuniyetine dayalı hizmet anlayışıyla dikkat çeken şirket, endüstriyel çözümlerdeki uzmanlığıyla öne çıkıyor.

Bu köklü yapının Türkiye operasyonlarını başarıyla yöneten Genel Müdür Canan Doğan ile gerçekleştirdiğimiz röportajda, hem CHT’nin sektörel vizyonunu hem de sürdürülebilirlikten inovasyona uzanan stratejik yaklaşımını konuştuk.

“Öncelikle yeni yayın hayatına başlayan Coatings Türkiye portalına başarılarla dolu bir yayın hayatı diliyorum. Coatings Türkiye portalının sektöre yeni bir ses ve bakış açısı getireceğine eminim. Portalınızın ilk röportajlarından birinde yer almak benim için de büyük bir keyif.”

Coatings Türkiye'nin CHT Röportajı

  • Kısaca kendinizden ve sektördeki profesyonel özgeçmişinizden bahseder misiniz? 

1978 yılı Devrek/Zonguldak doğumluyum. İlk-orta ve lise eğitimimi Devrek'te tamamladım. Lisans ve lisans üstü derecelerimi Orta Doğu Teknik Üniversitesi Kimya Bölümü ve Polimer Teknolojileri bölümlerinden aldım. 2017 yılında da İstanbul Üniversitesi Yöneticiler İçin İşletme yüksek lisansını tamamladım. 

2002 yılında Lisansüstü programına devam ederken Çevre Bakanlığı Referans Laboratuvarında çalışmaya başladım. 2004 yılında bir arkadaşım vasıtasıyla CHT ile tanıştım. O zamanki adı CHT Tekstil Kimya olan firmamda Enstrümental Analiz Laboratuvarında başlayan yolculuğumda, farklı departmanlarda ve kademelerde görev aldım.

Genel Müdürlük görevini devralmadan önce halen kendi yönetimimde tuttuğum Teknolojilerden ve İş Geliştirmeden Sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı görevlerini yürüttüm. 2025 yılı itibarıyla Genel Müdürlük görevini CHT Türkiye'nin kurucusu sayın Eyüp Kaya'dan devraldım. Aynı zamanda Murahhas Aza olarak CHT Türkiye Yönetim kurulunda yer almaktayım.

  • CHT Türkiye olarak, 2025 yılı itibarıyla boya ve kaplama sektöründe nasıl bir konumlandırma stratejisi izliyorsunuz? Türkiye pazarındaki ve global pazardaki hedefleriniz neler?

CHT Grubu uzun yıllardır boya ve kaplama sektörlerine özellikle önem vererek, sektöre özel katma değerli, çevre ve insan dostu yenilikçi ürünler geliştirmektedir.

Global stratejimiz çerçevesinde sadece tekstil kimyasalları üreten bir firma olmaktan çıkıp kimya firmasına dönüşümümüzü başarılı bir şekilde tamamladık. Birçok endüstriyel uygulamaya yönelik özellikli kimyasallar üreterek katma değer yaratıyoruz.

Bu doğrultuda teknoloji yatırımları ve satın almaları yapıyoruz.  Hizmet verdiğimiz endüstrilere ve firmalara sadece tedarikçi olmaktan ziyade, çözüm ortaklığı taahhüt ediyoruz.

Hem globalde hem de Türkiye’de yer alan güçlü Ar-Ge ve teknik servis alt yapısıyla, iş ortaklarımızla beraber sektörde çığır açan teknolojiler geliştirmek ana stratejimiz.

Boya ve kaplama sektöründe de birçok değerli firma ile proje partnerliği yaparak, sürdürülebilir ham maddeler, düşük uçucu organik bileşik (VOC) içeren ürünler, enerji tasarrufu sağlayan çözümler ve yüksek dayanım ile performans sunan sürdürülebilir formülasyonlar üzerine çalışmalar yürütüyoruz.

CHT Genel Müdürü Canan Doğan

Ayrıca CHT Grubu, yalnızca teknik çözümlerle değil, aynı zamanda sosyal inovasyon yaklaşımıyla da sektöre değer katmaktadır. Çevre dostu üretim yöntemleri, kaynakların verimli kullanımı, güvenli çalışma ortamları ve topluma katkı sağlayan projelerle hem iş ortaklarımıza hem de topluma karşı sorumluluğumuzu yerine getiriyoruz.

  • Son dönemde geliştirdiğiniz yenilikçi ürünler arasında sektörde öne çıkan hangisi oldu? Özellikle hangi endüstrilere hitap ediyor?

CHT Grubu teknoloji odaklı iş modeliyle boya ve kaplama sektörlerine sürdürülebilir ve yenilikçi ürünler sunmaktadır. Bu çerçevede seneler içinde birçok firmayı bünyesine katarak teknolojik alt yapısını genişletmiş ve güçlendirmiştir.

Grubun polimerizasyon teknoloji merkezi olan CHT Türkiye çığır açıcı teknolojiler geliştirerek boya ve kaplama sektörlerine katkılar sunmaktadır.

CHT Türkiye Ar-Ge ekibinin geliştirdiği “Kendi Kendini İyileştirebilen Polimerler-Self Healing Polymers” ve “UV ile kürlenebilen Polimerler-UV Curing Polymers” sürdürülebilir çözümler konusunda öne çıkan başlıklar.

Her iki konu başlığında geliştirilen ürünlerimiz çevre dostu, güvenli içeriklerinin yanı sıra nihai ürünün ömrünü uzatarak ve dayanıklılığı artırarak kullanıcı dostu kaplamalar oluşturuyor. Özellikle UV-Kürlenebilir Polimerler birkaç saniye süren hızlı kürlenme özellikleriyle enerji ve zaman tasarrufu sağlayarak proses maliyetlerini düşürmektedir.

Akrilik, poliüretan, akrilik-poliüretan hibrit sistemler gibi özellikli polimerlerin yanı sıra silikon, wax, kıvamlaştırıcı ve reoloji ajanları, ıslatıcı, dispergatör ve köpük kesici ürün gamlarımızda boya ve kaplama sektörlerine özel çözümler sunmaktayız.

  • Su bazlı ve düşük VOC içeren ürünlerde Ar-Ge yatırımlarınız hakkında bilgi verebilir misiniz? Bu alanda Türkiye'deki regülasyonlar sizi nasıl yönlendiriyor?

Ar-Ge süreçlerimizde önceliğimiz, insan sağlığına ve çevreye duyarlı ürünler geliştirmektir. CHT olarak her zaman öncü bir firma olmayı hedefliyor, yalnızca yasal zorunluluklara uyum sağlamayı değil, standartları proaktif biçimde aşmayı tercih ediyoruz.

Bu doğrultuda, yeni bir ürün tasarımına başlamadan önce kullanılan ham maddeler, Ürün Güvenlik Departmanımızdaki uzmanlarla birlikte detaylı şekilde değerlendiriliyor. Böylece yürürlükteki tüm yönetmelik ve standartlar dikkate alınarak ürünlerin güvenli kullanımı garanti altına alınıyor.

Ayrıca öncü yaklaşımımızın bir yansıması olarak, riskli kimyasalları resmi regülasyonlardan çok önce kendi iç standartlarımız gereği formülasyonlarımızdan çıkarıyor veya kullanımını tamamen yasaklıyoruz.

Özellikle emülsiyon polimerizasyon üretimlerimizde kendi Ar-Ge ekiplerimizin geliştirdiği EPMS (Emulsion Polymerization Management System) teknolojisiyle reaksiyon verimliliği artırılmış, serbest monomer oranları ise 100 ppm’in altına indirilmiştir. Bu sayede hem çevresel etki azaltılmış hem de ürün güvenliği en üst düzeye çıkarılmıştır.

Ulusal ve uluslararası regülasyonlar da bizi bu alanda daha hassas ve proaktif olmaya yönlendiriyor. Yürürlükteki VOC, REACH ve kimyasal güvenliği odaklı mevzuatlar, geliştirdiğimiz her yeni üründe temel yol göstericilerimizdir. Bununla birlikte biz yalnızca regülasyonlara uyum sağlamayı değil, sektörün öncüsü olmayı hedefliyoruz.

Yenilikçi ürünlerin geliştirilmesi için her yıl Ar-Ge ve teknoloji yatırımlarımıza bütçemizden önemli bir pay ayırıyor, geleceğin çevreci çözümlerini bugünden hayata geçirmeyi sürdürüyoruz.

  • Global CHT Group’un sürdürülebilirlik vizyonu kapsamında Türkiye operasyonlarında hangi çevre dostu uygulamaları hayata geçirdiniz?

Sürdürülebilirlik, kurulduğundan bu yana CHT’nin önceliği olmuştur. Sadece ürünlerimiz ve sahip olduğumuz teknolojilerle değil tedarik zincirinden finansal yönetimimize kadar tüm süreçlerimizle sürdürülebilir olmak ana hedefimiz.

CHT Grubunun büyük üretim tesislerinden biri ve polimerizasyon teknoloji merkezi olarak global sürdürülebilirlik stratejilerimize yenilikçi teknolojiler ve proseslerimizle önemli katkılar sunuyor ve öncülük ediyoruz.

Kalite, İSG, Çevre, Enerji Yönetim Sistemi (ISO) ve Üçlü Sorumluluk sertifikalarımızın yanı sıra Karbon ve Su Ayak İzi sertifikalarımızı da aldık, böylece tüm sürdürülebilir proseslerimiz tescil edilmiş oldu.

Grup olarak dünya çapında en saygın ve en kapsamlı sürdürülebilirlik değerlendirme standartlarından biri olan EcoVadis sertifikasına sahibiz. Ayrıca, küresel ölçekte en güvenilir iklim girişimlerinden biri olan Science Based Targets initiative (SBTi)’ye imzacı olarak katıldık ve böylece bilim temelli emisyon azaltım hedefleri doğrultusunda karbon ayak izimizi düşürme taahhüdümüzü resmileştirdik.

CHT Türkiye olarak, 2019’dan bu yana uyguladığımız enerji yönetim projeleri ile taahhütlerimizin çok ötesinde sonuçlar elde ederek örnek bir performans sergiliyoruz.

  • Sektörde dikkat çeken ‘yeşil aklama (greenwashing)’ konusu hakkında neler söylemek istersiniz?

Konu sürdürülebilirlik olunca, bilgi kirliliği ve Türkçe karşılığıyla ‘yeşil aklama’ (greenwashing) konularına değinmeden geçmek mümkün değil. Ne yazık ki bu iki durum sektörde oldukça sık karşılaşılan, firmalar arası güveni zedeleyen önemli sorunlar. Biz CHT olarak, sektörü mümkün olduğunca doğru ve güvenilir bilgilerle beslemeye özen gösteriyor, bilgi güvenilirliğini mutlaka sorgulamaları yönünde paydaşlarımıza tavsiyelerde bulunuyoruz.

Özellikle bazı yönetmeliklerin altyapısı oluşturulmadan, yalnızca uyum amacıyla ve ülke koşullarına uyumu değerlendirilmeden orijinal metinlerinden Türkçe’ye çevrilmesi, bilgi kirliliğine yol açarak şirketleri gereksiz yatırımlara yönlendiriyor. Bu nedenle, sektörün doğru bilgiye erişmesi, bu bilgiler ışığında sağlıklı görüşler oluşturması ve ilgili mercilere yapıcı katkılar sunabilmesi kritik önem taşıyor.

  • Çeşitli yapay zeka uygulamalarının piyasaya sürülmesiyle birlikte dijitalleşme ve endüstri 4.0 süreçleri kimyasal üretiminde nasıl bir dönüşüm sağladı? CHT Türkiye olarak bu alandaki planlarınız neler?

Dijitalizasyon ve yapay zeka uygulamaları baş döndürücü bir hızla ilerlemektedir. Bu kadar hızlı gelişen bir teknolojiyi bir anda yakalamak pek mümkün değil. Ama elimizden geldiğince, iş modelimiz ve firma yapımıza uygun olarak uyum sağlamak zorundayız.

Endüstri 4.0,  IoT, ERP ve yapay zeka uygulamalarıyla kimya endüstrisinin otomasyon, üretim verimliliği ve izlenebilirlik süreçlerine katkı sağlamaktadır.  Bu daha az riskli, düşük maliyetli ve güvenilir prosesler anlamına geliyor.

Dijitalleşme ve yapay zeka bizim de sürdürülebilirlik vizyonumuzun önemli katkı sağlayıcıları. ERP ve IoT uzun yıllardır proseslerimizde kullandığımız ve proses verimliliğimize katkı sağlayan uygulamalar.

CHT Türkiye ekibi tarafından bize özel geliştirilen uygulamalarla veri işleme, raporlama ve yönetim süreçlerimiz güçlendirilmiştir. Özellikle günümüzde oldukça önemli olan risk yönetimi uygulaması takip süreçlerimizi daha güvenli yürütmemizi sağlıyor.

Son olarak geliştirdiğimiz CHT chatbot yapay zeka uygulaması ile çalışanlarımıza ürün bilgilerimizin yanı sıra yılların tecrübeleriyle edinilmiş bilgilere kolay ve hızlı erişim sağlanıyor. Böylece edinilmiş kurumsal bilgi, yeni ekip arkadaşlarımıza da etkin bir şekilde aktarılabiliyor.

Ancak CHT için dijitalleşme, yalnızca sistemlerin ve teknolojilerin geliştirilmesi değil; aynı zamanda organizasyonel dönüşüm ve şirket kültürünün güçlendirilmesi anlamına geliyor. Süreçlerimizi dijitalleştirirken, çalışanlarımızın sorgulama kültürünü canlı tutmaya ve teknolojiyi bu kültürü destekleyecek bir araç olarak kullanmaya özen gösteriyoruz. Çünkü dijitalleşmeden gerçek fayda ancak teknoloji, kültür ve organizasyon birlikte dönüştüğünde sağlanabiliyor.

 Bu yaklaşım doğrultusunda, bilgi kirliliği ve şirkete uygun olmayan yatırımlar konusunda sektörün dikkatli olması konusunun altını çizmek isterim. Müşterilerimizle gerçekleştirdiğimiz seminerlerde, dijitalleşmenin yalnızca teknolojik bir gelişim değil, aynı zamanda bir kültür ve organizasyon değişimi olduğunu paylaşarak deneyimlerimizi aktarıyoruz.

  • CHT Türkiye olarak sosyal sorumluluk projelerinde yer alıyor musunuz? Eğitim, çevre ya da toplumsal fayda alanında yürüttüğünüz çalışmalar nelerdir?

CHT Grup bir vakıf şirketidir ve gelirinin bir kısmını özellikle eğitim, sağlık, çevre konularındaki sosyal sorumluluk projelerine ayırmaktadır. CHT Türkiye olarak da eğitime destek olmak, her zaman birinci önceliğimiz. Eğitimin eksik ve değersiz olduğu bir toplum kendini geliştiremez.

Ulu önder Atatürk'ün söylediği gibi "toplumun en büyük düşmanı cehalettir". Geleceğimizin fenerleri çocuklarımızın eğitimine katkı sağlamak adına okullara yaptığımız destekler dışında, staj imkanları ile de kapımızı çalışmaya, öğrenmeye gönül vermiş gençlerimize açıyoruz.

Eşitlikçi yönetim kültürümüzde var! CHT Türkiye her zaman istihdam ve çalışan hakları konusunda eşitlikçi bir yönetim tarzı belirlemiştir. Çeşitli yönetim kadrolarımızda Kadın yöneticiler yer almaktadır.

Şirketimizin farklı kademelerinde yer almış kadın bir çalışan olarak, bugün CHT Türkiye'nin Genel Müdürlük görevini yapıyor olmak ve diğer yönetici arkadaşımla beraber eşitlikçi yönetim kültürümüzü temsil ediyor olmak çok gurur verici.

  • Önümüzdeki 5 yıl içinde hem ürün gamı hem de hizmet modeli açısından ne gibi yenilikler planlıyorsunuz?

İş ortaklarımızın ihtiyaçlarına cevap vermek ve kullandıkları teknolojileri ileriye taşımak üzere sürdürülebilir ve yenilikçi teknolojik yatırımlarımız önümüzdeki 5 yıl içinde de devam edecektir. Bu doğrultuda ürün gamımız sürekli güncellenecektir. Ana başlıklarımız yine vizyon geliştiren, katma değer sağlayan, daha iyi performanslı, çevre ve insan dostu ürünler olacaktır.

Bünyemizde geliştirdiğimiz dijitalleşme ve yapay zeka uygulamalarımızı müşterimizin kullanımına açarak deneyimlerimizi onlarla paylaşmayı, sadece ürünlerine değil süreçlerine de daha fazla destek olmayı istiyoruz.

CHT, güçlü Ar-Ge altyapısı ve esnek iş modelleri ile değişen pazar dinamiklerine hızla uyum sağlayarak, müşterilerine sadece ürün değil, kalıcı değer katan çözümler sunmaya devam edecektir.

İlgili Haberler